https://playdotjs.com/

Zafer Partisi kadınların yanında

Zafer Partisi Maltepe İlçe Başkanlığı 5 Aralık Türk Kadının Seçme ve Seçilme Hakkı Tanınmasının nedeniyle bir basın açıklaması yaptı

Gündem Yayın: 06 Aralık 2023 - Çarşamba - Güncelleme: 06.12.2023 11:40:00
Editör - İsmet Akkoç
Okuma Süresi: 7 dk.
244 okunma
Google News

Zafer Partisi Maltepe İlçe yönetimi Maltepe Atatürk Caddesi’nde 5 Aralık Türk Kadının Seçme ve Seçilme Hakkı Tanınmasının nedeniyle Basın Açıklaması yaptı.

Basın açıklamasını Zafer Partisi Maltepe İlçe Başkanı Kamile Bekdemir yaparken, Zafer Partisi İstanbul İl Başkanı Erdoğan Erhan da Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma ile ilgili bir açıklama yaptı.

Kamile Bekdemir yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;

“Bugün 5 Aralık. Yani Türk kadınının seçme ve seçilme hakkına kavuştuğu 5 Aralık 1934 tarihinin 89. yıldönümü. Bize, hepimize bugün düşen görev ise kazanılmış hakların asla geri alınamayacağını gür bir sesle haykırmak, hukukun üstünlüğünü savunmak, Anayasaya bağlı kalmanın ve yargı bağımsızlığının önemini her zamankinden çok vurgulamaktır.

Bunları yapabilmenin ön koşulu ise acilen parlamenter sisteme geri dönmektir. Bugün göstermelik biçimde mecliste oturan erkek ve kadınlar milletin vekili olmaktan çok uzaklaşmış, işlevlerini yitirmişlerdir. Seçme ve seçilme hakkının bu tek adam rejiminde artık anlam ve önemi kalmamıştır.

Tarihsel diyalektik bize ilerlemeden söz eder, oysa ki biz ülke ve toplum olarak durmadan geriye gidiyor, 20. yüzyılın başında edindiğimiz kazanımlarımızı bile korumakta zorlanıyoruz.

Halbuki Atatürk, “Ey kahraman Türk kadını! Sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın” diyerek, Türk kadınını hak ettiği yere gelmesi için teşvik etmiş, yeniden ayağa kaldırmıştı. Geleneksel olarak ailenin temeli sayılan kadını kamusal alanda daha görünür kılmak isteyen Atatürk, kadınlara, sözümo na uygar, gelişmiş ülkelerden bile çok önce, hatta neredeyse yarım asır önce, eşit haklar tanımak istemişti.

Haklarını alan Türk kadını, böylelikle sosyal hayattaki yerini almış, erkeklerle eşit şartlarda yaşamıştır. Ta ki toplum mühendisliği ile AKP 2002 yılından itibaren sistematik biçimde bu hakları erozyona uğratıp, içini boşaltana kadar. Ne acıdır ki, bugün geldiğimiz noktada, AKPli kadın vekiller kendilerini inkar edip, kadını çalışma hayatından koparıp eve kapatmanın bir aşaması olarak bize ‘uzaktan çalışma’ modeli adı altında bir önerge yutturmayı deniyorlar.

Öte yandan siyasal islamcı hükümetin İstanbul Sözleşmesini tanımamakla zirve yapan kadın düşmanlığı, bizleri artık kadına şiddetin neredeyse meşrulaştığı, cezasız kaldığı veya komik cezalarla savuşturulduğu ve böylece eril saldırganlığın ve kadın haklarını hiçe sayan geri kalmış, yobaz zihniyetin norm haline geldiği bir döneme tanıklık etmek zorunda bırakmaktadır.

Ancak, umutsuzluğa lüzum yok. Türk kadını, gücünü kadim Türk tarihinden, Türk budunundan alır. Bütün bu araplaştırma, köleleştirme ve şeriat kurallarına adım adım geri gitme çabalarını elinin tersiyle itecek, silkinip özüne dönecek ferasete sahiptir.

Bizler, güçlü Türk kadınının, gerek eğitim, gerek sosyal, siyasal ve ekonomik hayatta, yani kamusal hayatın her alanında her zamankinden çok yer alması için hep beraber omuz omuza eşit şartlarda mücadele vereceğiz.

Öte yandan, mücadelemiz her türlü engelle karşılaşmaya da devam etmekte. Zafer Partisi Genel Başkanı Sn. Prof. Dr. Ümit Özdağ vahim bir soruşturmaya konu ediliyor. “Türk Devletini Türk Milletine Geri Vereceğiz” dediği için, sayıları her geçen gün artan milyonlarca sığınmacı kaçağın, ne idüğü belirsiz terörist ve potansiyel terörist ve suçlunun geri gönderilmesini savunduğu ve partimizin kurulduğu günden beri aynı istikrarlı duruşla dile getirdiği için, FETÖ kalıntılarını ifşa ettiği, onların olduğu yerlerde bulunmayıp, salt Türkçü, Atatürkçü milliyetçilerin kalesi olan bir parti kurduğu için, yazdığı kitaplarla, halkla doğrudan kurduğu yakın bağlarla Türk düşmanlarına tehdit oluşturduğu için bunlar yaşanıyor.

Ancak, bilinmelidir ki Ümit Özdağ yalnız değildir! Onun liderliğinde ülkemizi, milletimizi ve ailemizi savunmaya devam edeceğiz. Atamızın yolunda sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bizi korkutamazsınız, bizi susturamazsınız. Çünkü biz kadim Türk milletiyiz.

Zafer Partisi İstanbul İl Başkanı Erdoğan Erhan da açıklamasında şu ifadeleri kullandı;

Zafer Partisi İstanbul İl Başkanlığı olarak Genel Başkanımız Sayın Prof. Dr. Ümit Özdağ hakkında “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme, yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılması üzerine kamuoyuna açıklamamızdır.

Genel başkanımızın müktesabatına bakıldığında gerek akademik hayatında, gerek sivil toplum kuruluşu olarak kurduğu ve yönettiği tüm vakıf, dernek, enstitü ve son olarak siyasi parti Genel Başkanlığı süreçlerinde, Türkiye’nin bekası ve refahı dışında başka bir şey bulamazsınız.

Siyasi hayatının her anında doğruları, milli bir çizgi ile korkmadan haykıran nadir bir siyasetçi olduğunu, önüne sunulan tüm siyasi ve şahsi menfaatleri, doğruları haykırmak adına elinin tersi ile ittiğini, vicdanı temiz herkesçe malumdur.

Sayın Genel Başkanımızın tüm siyasi hayatı boyunca vatan sevdalısı olduğunu görmemek en basit hali ile aymazlıktır.

Partimizin kurulduğu ilk günden bu yana, bizlere ve hatta vatandaşlarımıza “Anayasamızın ve hukukumuzun bize tanıdığı sınırlar içinde çalışacağız, konuşacağız, devletimize saygımızla zafere ulaşacağız” şeklinde direktif veren Genel Başkanımız hakkında, vahim ve milletimizi üzen bir soruşturma açılmıştır. Bu soruşturmanın hangi amaç ve niyet ile açıldığı herkesçe malum olduğundan, bizler ve toplum vicdanında yok hükmündedir.

Biz, Zafer Partisi İstanbul İl Başkanlığı olarak, ülkemizin ve milletimizin geleceğini riske eden, milletimizin bilmesi gereken, vahamet dolu tüm gerçekleri son nefesimize kadar halkımıza anlatmaya devam edeceğiz.

Gerçeklerin ortaya çıkmasından korkan ve bizi baskılarla, tehditlerle susturmaya çalışanların unuttukları ve önemle hatırlaması gereken husus, gücümüzü milletimizden ve eşsiz tarihimizin bize verdiği bilinçten alıyoruz. Her geçen gün daha da milletimizle kucaklaşarak büyüyoruz.

Bizler vatan ve millet aşkımızla, gerçeklerin milletimize duyurulması için son nefesimizi verene kadar çalışmaya, konuşmaya ve ülkemizin ümitlerini yeşertmeye devam edeceğiz.”

 

 

Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.